İşkence gördüğünü belirten Kaya, sağlık kontrolüne götürüldüğü hastanede söylemesine rağmen doktorların işkence izlerini rapora geçirmediğini de …
İşkence gördüğünü belirten Kaya, sağlık kontrolüne götürüldüğü hastanede söylemesine rağmen doktorların işkence izlerini rapora geçirmediğini de kaydetti. Savcılık soruşturması sonucunda iki doktor hakkında görevi kötüye kullanma, iki jandarma hakkında ise kötü muameleden dava açıldı. Dava sonunda jandarmalar beraat etti, doktorların davası ise zamanaşımı nedeniyle düştü. Kararda, işkencenin sabit olduğu, ancak kimin yaptığının tespit edilemediği kaydedildi. Yargıtay, askerlerle ilgili kararı bozsa da dava zamanaşımından düştü. Kaya, sürecin sonunda AYM’ye bireysel başvuruda bulundu.
Kararın gerekçesinde, “Kötü muamele yapılmasına neden olan saikin önemi ne kadar yüksek olursa olsun yaşam hakkı gibi en zor koşullarda bile işkence, eziyet veya insan haysiyetiyle bağdaşmayan muamele yapılamaz” denildi. Kötü muamele iddiası nedeniyle yürütülen soruşturmada birden çok sağlık raporu düzenlendiği ve bu raporların birçoğunda başvurucunun iddialarının desteklendiği anlatılan kararda, şu değerlendirme yapıldı:
“Başvurucuya kasti olarak uygulanan muamelenin amacı, süresi, sağlık raporlarına yansıyan fiziksel ve ruhsal etkisi de dikkate alındığında ve söz konusu fiillerin devlet görevlileri tarafından bilinçli olarak yapıldığı göz önünde bulundurulduğunda işkence olarak nitelendirilmesi mümkün görülmüş ve anayasanın 17. maddesi kapsamında devletin negatif yükümlülüğüne aykırı davranıldığı sonucuna ulaşılmıştır.”
ZAMANAŞIMI UYARISI
Kararda, “Kötü muamele yasağı bağlamındaki soruşturmaların hızlı bir şekilde tamamlanarak zamanaşımına uğramasına imkân verilmemesi şeklindeki pozitif yükümlülük kapsamında adli makamların yeteri kadar hassas davranmadığı ve işkence suçunu oluşturan hukuka aykırı eylemlere hoşgörü göstererek kayıtsız kaldığı kanaatine ulaşılmıştır” denildi.