Aydın’ın Koçarlı ilçesinde sekiz yıl önce tavuk çiftliği kuran ziraat mühendisi Havva Girişken ve kardeşi Zülfikar İstek, artan döviz ve yem …
Aydın’ın Koçarlı ilçesinde sekiz yıl önce tavuk çiftliği kuran ziraat mühendisi Havva Girişken ve kardeşi Zülfikar İstek, artan döviz ve yem maaliyetleri karşısında 10 dönümlük çiftliğinin kapısına kilit vurmak zorunda kaldı. Girişken, “Aydın’da 10 tane satış ofisimiz vardı. Günde 900’e yakın yumurta satıyorduk. Maalesef, 1200 tavuğu kesime gönderdik ve şalteri indirmek zorunda kaldık. Ekonomik krize, dövize ve artan maliyetlere direnemedik. Yanlış politika üreticiyi bu hale getirdi” dedi.
“AĞLAYARAK KAPATTIK”
Havva Girişken ile kardeşi Zülfikar İstek, yedi yıldır canla başla sürdürdükleri tavuk çiftliğini artan maliyetler nedeniyle kapattı. Aydın’da 10 satış yeri bulunan kardeşler, çalışanları da işten çıkarmak zorunda kaldı.
Kalan tavukları kesime gönderdiklerini anlatan Havva Girişken, yaşadıkları sıkıntıyı Cumhuriyet’e anlattı. Ekonomik krize daha fazla dayanamadıkları için üzgün olduklarını söyleyen Girişken, “Pandemi döneminde dahi bu kadar çok zorlanmamıştık. Son üç ayda her şey altüst oldu. Dolar kurundaki ani yükseliş sonrası 170 TL’lik yem 300 TL’ye çıktı. Elektrik, yakıt artınca dayanmak mümkün olmadı. Her ne kadar ‘Dolarla mı maaş alıyorsunuz?’ denilse de ülkemizde hepimizin cebine, evine giren dolara bağlı. Maliyetle tüketiciye yansıtmamız çok zor olurdu. Böyle giderse 3 TL’nin altında yumurta olmayacak. Şu an hiç borcumuz, kredimiz olmamasına rağmen biz dayanamadık. Biz artık kurduğumuz ve borcu olmayan çalışan bir tesisi işletmeye devam edemiyoruz. Ağlayarak ve içimiz sızlayarak tesisi kapattık. Bu çok acı bir tablo” dedi.
“ÇİFTÇİNİN YANINDA DEĞİLLER”
Hükümetin, herkesin dışa bağımlı olması için politika yürüttüğünü belirten Girişken, “Mevcut hükümet çiftçinin asla yanında değil. Üretsin istemiyor. Dışa bağımlı olalım. Al sat sistemini yürütüyorlar. Kimse hayvana, toprağa elini değdirmek istemez hale geldi. Tarımı ve üreticiyi bitirdiler” diye konuştu.