Türkiye ve Ermenistan’ın ortak kullanımında bulunan Arpaçay Barajı, 1980 yılında devreye girdi. Kars Çayı, Çıldır Gölü’nün uzantısı Karahan çayı …
Türkiye ve Ermenistan’ın ortak kullanımında bulunan Arpaçay Barajı, 1980 yılında devreye girdi. Kars Çayı, Çıldır Gölü’nün uzantısı Karahan çayı ve Ermenistan’dan gelen Gümrü çayı ile beslenen barajdan bırakılan su ise Ani Ören Yeri ve Digor Halıkışlak’tan geçerek Iğdır Ovası’nı suluyor. 1980 yılından bu yana Kars’ın Akyaka ilçesinin Arslanhane köyü ve çevre köylerin yanında Ermeni balıkçıların da istifade ettiği göle Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından 200 bin adet sazan balığı yavrusu bırakıldı.
Balıkçılık yapılması da hedeflenen baraj gölünde su çekilmeye başladı. Kars Barajı’ndan bırakılan suyun azaltılması ve kuraklığın da etkisiyle sular çekildi. Balıkların kıyıya vurduğu baraj gölünde yaşanan su çekilmesi yöredeki köylüleri endişelendirdi.
‘ÇÖZÜM BEKLİYORUZ’
Baraj gölünün suyla dolu olduğu zamanlarda bol balık avlayan köylüler, şimdi ise balçık kaplanan baraja kayık bile indirilemiyor. Ermenistan sınırındaki Akyaka ilçesinde 7 haneli Arslanhane köyünün eski muhtarı Celal Kılıç, “Bu yıl ilk defa olması gerekenden fazla bir su çekilmesi oldu ve kuruyup yok olma noktasına geldi. Barajda bulunan mevcut ekolojik hayat da bitmek üzere. Çünkü balıklar oksijensizlikten ve susuzluktan yok oluyor. DSİ tarafından bir hafta 10 gün önce de 200 bin adet sazan balığı yavrusu baraja bırakıldı. Artık yetkililerin buna bir çözüm bulmasını bekliyoruz. Baraj, eğer birkaç gün içinde dolmazsa tamamen biter ve buradaki balıkçılık yok olur. Iğdır Ovası’na giden suyun kapatılması ve Kars Barajı’ndan suyun açılarak Arpaçay Barajı’nın dolması sağlanmalıdır” diye konuştu.
‘SU DOLUYKEN ÇOK VERİMLİYDİ’
Baraj gölünde balık miktarının yok denecek kadar azaldığını belirten Kadir Turna, kayıklarını çıkaramadıklarını kaydetti. Suların çekilmesinden sonra her tarafın balçıkla kaplandığını ifade eden Turna, şunları söyledi:
“Baraj gölündeki balıklar ölüp kıyıya vuruyor. Her taraf çamur oldu ve balık tutamadığımız için geçimimizi sağlayamıyoruz. Özellikle 10 gündür hızlı bir şekilde sular çekildi. Önceleri burada TIR’larla balık götürülürdü. Su dolu olduğunda çok verimliydi. Yurt dışına bile balık gönderiyorduk. Çok kişi burada ekmek yiyordu. Şimdi ise balıklardan eser yok. Geriye kalan balıklar da ölüp kıyıya vuruyor ve kuşlar üzerlerine üşüşüyor. Eğer su verilmez ise burada ne su ne de balık kalır. Ondan sonra balıkların yeniden var olmaları için en az 5 yıl gerekecek. 5 yıl balık gelmeyince geçimini buradan balıkçılıkla sağlayan 5-6 köy büyük sıkıntıya girecek.”