
Türkiye Yanıyor! Bakan Yumaklı'dan Acı Bilanço Açıklaması
Türkiye genelinde çıkan orman yangınları yürekleri dağladı. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, İzmir, Manisa ve Bilecik'teki yangınların kontrol altına alındığını duyurdu. Ancak yangınların bilançosu oldukça ağır. Özellikle Seferihisar ve Menderes'te 10 bin hektarı aşan alan küle dönerken, birçok canlı yaşamını yitirdi ve doğal alanlar geri dönüşsüz bir şekilde zarar gördü.
Yangınlar Kontrol Altında, Zarar Büyük
Bakan Yumaklı, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Son günlerde ülkemizde yaşanan orman yangınlarına karşı, ormanın kahramanlarının gece gündüz demeden yürüttüğü etkin mücadele sonucunda; İzmir Seferihisar, İzmir Menderes, Manisa Akhisar, Manisa Kula, Manisa Saruhanlı, Bilecik Vezirhan'daki yangınlar tamamen kontrol altına alınmıştır. Hatay Antakya, Manisa Ahmetli'de ise büyük oranda kontrol sağlanmıştır. Soğutma çalışmalarımız kararlılıkla devam etmektedir" ifadelerini kullandı. Yumaklı, yangınlarla mücadelede emeği geçen herkese teşekkür etti.
Ancak yangınların kontrol altına alınması, zararın telafi edileceği anlamına gelmiyor. İzmir'deki yangınlar, ekolojik ve ekonomik anlamda büyük bir yıkıma yol açtı. İzmir Planlama Ajansı (İZPA) yetkilileri, özellikle Seferihisar ve Menderes bölgelerinde ciddi habitat kayıpları yaşandığını belirtti. Bölgeye özgü türlerin yok olduğu, yanan tarım, orman ve mera alanlarından dolayı yaklaşık 50 bin küçükbaş hayvanın doğal beslenme alanlarını kaybettiği açıklandı. Ayrıca, arıcılık ve zeytincilik faaliyetleri de olumsuz etkilendi.
Ekolojik ve Ekonomik Yıkım
İZPA Genel Müdür Vekili Aykut Uçar, yangınların bilançosuna ilişkin yaptığı açıklamada, "Önemli bir tarım havzası ve doğa alanı. Habitatları, ekosistemleri açısından da kıymetli bir alan. Burada yaşadığımız kayıp hem ekolojik hem de ekonomik boyutta sarsıcı oldu. Oradaki doğal alanı, habitatları kaybetmek İzmir için büyük kayıp. Bu bölgede pek çok endemik bitki türü olmakla birlikte yine pek çok yaban hayvanı varlığını da sürdürüyordu. Biz onları, onlar yaşam alanlarını kaybetti" dedi.
Uçar, Menderes ve Seferihisar'daki bölgelerin önemli tarım havzalarından biri olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi:
- "Karakoç ve Orhanlı dereleri ekolojik ünitelerinin batı ve doğu yamaçları yandı.
- Sadece orman alanları değil tarım alanlarını da kaybettik.
- Bu alanlarda hurma zeytini dediğimiz özellikle Karaburun ve bu bölgede yetişen hurma zeytinlikleri zarar gördü.
- Bölgede ciddi şekilde arıcılık ve bağcılık faaliyeti yürütülüyor. Bunlar zarar gördü.
- Meşeler zarar gördü.
- Ancak orman yangınlarından en fazla hayvancılık etkilendi. Özellikle buralarda küçükbaş hayvancılık çok yaygın. 50 bin kadar küçükbaş hayvanın yangından etkilendiğini tahmin ediyoruz."
Uçar, bu alanların hızlıca onarılarak yeniden doğaya ve köylüye kazandırılmasının büyük önem taşıdığını belirtti. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin yangınlardan sonra barınma, gıda ve tarım konusunda gereken desteği verdiğini de sözlerine ekledi.
Yangınların büyük çoğunluğunun insan kaynaklı olduğu düşünüldüğünde, bu tür felaketlerin önlenmesi için bireysel ve toplumsal düzeyde daha dikkatli olunması gerekiyor. Uzmanlar, orman alanlarının üzerindeki insan baskısının azaltılması, yangın riskine karşı farkındalığın artırılması ve kurumlar arası koordinasyonun güçlendirilmesi gerektiğini vurguluyor. Unutulmamalıdır ki, doğayı korumak hepimizin sorumluluğundadır.
Türkiye'deki orman yangınları, sadece yanan ağaçlar ve yok olan canlılar değil, aynı zamanda geleceğimiz için de büyük bir tehdit oluşturuyor. Bu felaket, doğayı koruma konusunda daha bilinçli ve duyarlı olmamız gerektiğini bir kez daha hatırlatıyor. Umarız, bu yangınlardan gerekli dersleri çıkarır ve benzer acıların tekrar yaşanmaması için gereken önlemleri alırız.