Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT),gerçekleştirdiği başarılı bir operasyonla IŞİD'in önemli isimlerinden Özgür Altun'u yakaladı. Bu gelişme üzerine gazeteci İsmail Saymaz, "IŞİD bitti derken, Horasan belası başlıyor" diyerek dikkatleri yeni bir tehdide çekti. Operasyonun detayları ve Saymaz'ın yorumları, bölgedeki terör dinamiklerinin değiştiğine işaret ediyor.

Özgür Altun Kim? MİT Operasyonu Neyi Hedefledi?

MİT'in Afganistan-Pakistan sınırında gerçekleştirdiği operasyonla yakalanan Özgür Altun'un, IŞİD-Horasan (ISKP) örgütünün Avrupa ve Orta Asya'dan militan geçişlerini organize ettiği belirtiliyor. Ayrıca, örgütün Türkçe yayınlarından sorumlu olduğu ve Türkiye ile Avrupa'da konserlere saldırı talimatı verdiği de iddialar arasında. Bu durum, Altun'un örgüt içindeki kritik rolünü ve potansiyel tehdit oluşturduğunu gösteriyor.

• MİT, Altun'u yakalayarak önemli bir terör faaliyetini engelledi.
• Özgür Altun, IŞİD-Horasan örgütünün kilit isimlerinden biriydi.
• Operasyon, uluslararası işbirliği ile gerçekleştirildi.

"IŞİD Bitti Derken, Horasan Belası mı Geliyor?"

İsmail Saymaz, yazısında bu operasyonun ardından dikkat çekici bir uyarıda bulundu. "IŞİD bitti derken, Horasan belası başlıyor" ifadesi, bölgedeki terör örgütlerinin evrim geçirdiğini ve yeni tehditlerin ortaya çıktığını vurguluyor. Saymaz, Avukat Onur Güler'in de benzer şekilde tahliye olup Afganistan ve Pakistan'daki örgüt kamplarına giden çok sayıda IŞİD'çi olduğuna dikkat çektiğini belirtiyor. Bu durum, IŞİD'in zayıflamasıyla birlikte Horasan bölgesinde yeni bir yapılanmanın oluşabileceği endişesini artırıyor.

Saymaz yazısında ayrıca Amerikan basınının, Colani'yi şeriatı uygulamamakla ve batıyla işbirliği yapmakla suçlayan yabancı savaşçıların Suriye’yi istikrarsızlığa sürükleyebileceğini yazdığını ve o savaşçıların başında Horasan'ın geldiğini ifade ediyor. Bu durum, Horasan bölgesinin sadece Afganistan ve Pakistan'ı değil, Suriye gibi diğer bölgeleri de etkileyebilecek potansiyele sahip olduğunu gösteriyor.

Operasyonun Bölgesel ve Küresel Etkileri

MİT'in Özgür Altun'u yakalaması, Türkiye'nin terörle mücadeledeki kararlılığını ve istihbarat yeteneklerini bir kez daha ortaya koydu. Ancak, İsmail Saymaz'ın uyarıları dikkate alındığında, IŞİD'in zayıflamasıyla ortaya çıkan boşluğun farklı terör örgütleri tarafından doldurulabileceği gerçeği göz ardı edilmemeli. Özellikle Horasan bölgesindeki gelişmelerin yakından takip edilmesi ve gerekli önlemlerin alınması, bölgesel ve küresel güvenlik açısından büyük önem taşıyor.

Bu operasyon ve sonrasındaki değerlendirmeler, terörle mücadelenin sadece belirli örgütlere odaklanmakla sınırlı kalmaması gerektiğini, sürekli değişen ve evrim geçiren tehditlere karşı esnek ve kapsamlı bir strateji izlenmesi gerektiğini gösteriyor. Aksi takdirde, IŞİD'in yerini başka bir "belanın" alması kaçınılmaz olabilir.