CHP Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal, İstanbul Valiliği'nin kararıyla Mecidiyeköy Meydanı'nda polis ablukasına alındı. Tanal, polislere sert tepki göstererek, "Gittiğim yerde çevremi sarmayın!" diyerek yaşadığı duruma isyan etti. İşte yaşananların detayları...

Mecidiyeköy'de Neler Yaşandı?

İstanbul Valiliği'nin aldığı kararlar doğrultusunda, 1 Mayıs sabahı Taksim Meydanı'na çıkan tüm yollar trafiğe kapatıldı. Bu durum, Mecidiyeköy Meydanı'nda da benzer bir polis ablukasına neden oldu. Vatandaşlar, polis müdahalesiyle karşı karşıya kalırken, CHP Milletvekili Mahmut Tanal da bu abluka altında kaldı.

Mecidiyeköy'de yaşanan bu durum, Tanal'ın sert tepkisine yol açtı. Polisin çevreyi sarmasına ve yolunu kesmesine tepki gösteren Tanal, milletvekili olduğunu belirterek, "Çevremizi niye sardınız? Yolumu niye kesiyorsunuz? Ben milletvekiliyim." şeklinde konuştu. Milletvekili kimliğini göstermesine rağmen durumun değişmemesi üzerine Tanal, tepkisini daha da yükseltti.

Tanal'dan Sert Eleştiriler

Milletvekili kartını gösteren Tanal, polislere yönelik eleştirilerini şu sözlerle sürdürdü: "Bu kimliği babanız mı verdi bana millet verdi babanız bana vermedi kimliği. Neden yolumu kesiyorsunuz? Gittiğim yerde çevremi sarmayın. Bu ülkede ne kadar emniyet mensubunun da suç işlediğini biliyoruz. Milletvekilini suçlu gösteremezsiniz. Adam işine gidecek işine bırakmıyor, evine gidiyor evine bırakmıyor."

Tanal'ın bu sözleri, polis ablukasının yarattığı mağduriyeti ve tepkiyi açıkça ortaya koyuyor. Bir milletvekilinin dahi bu şekilde engellenmesi, kamuoyunda geniş yankı uyandırdı.

• Milletvekili Engellenemez: Tanal, bir milletvekilinin görevini yapmasının engellenemeyeceğini vurguladı.
• Vatandaş Mağduriyeti: Tanal, sadece kendisinin değil, işine veya evine gitmek isteyen vatandaşların da mağdur edildiğini belirtti.
• Emniyet Mensuplarının Sorumluluğu: Tanal, emniyet mensuplarının da suç işleyebileceğine dikkat çekerek, herkesin hukuka uygun davranması gerektiğini ifade etti.

Olayın Ardından

Mahmut Tanal'ın polis ablukasına gösterdiği tepki, sosyal medyada ve kamuoyunda geniş yankı buldu. Birçok kişi, Tanal'a destek verirken, polis uygulamasının orantısız ve gereksiz olduğunu savundu. Olayın ardından yetkililerden henüz resmi bir açıklama gelmedi.

Bu olay, Türkiye'de ifade özgürlüğü ve protesto hakkı gibi temel hakların ne kadar güvence altında olduğu sorusunu yeniden gündeme getirdi. Özellikle 1 Mayıs gibi önemli günlerde alınan güvenlik önlemlerinin, vatandaşların günlük yaşamını olumsuz etkilememesi gerektiği vurgulandı.