Kılıçdaroğlu'nun Aşkı Arabeske Döndü: "Yar Olmayanı Başkasına Etmem!"
Aktüel

Kılıçdaroğlu'nun Aşkı Arabeske Döndü: "Yar Olmayanı Başkasına Etmem!"


02 June 20255 dk okuma20 görüntülenmeSon güncelleme: 14 June 2025

CHP'de Kılıçdaroğlu'nun genel başkanlık koltuğunu bırakmasının ardından yaşanan tartışmalar giderek derinleşiyor. Medyaradar analisti Atilla Akar, bu durumu arabesk bir aşk hikayesine benzeterek, Kılıçdaroğlu'nun "Bana yar olmayanı başkasına etmem" tavrını sergileyip sergilemeyeceğini değerlendirdi. Akar, olası senaryoları 10 maddede sıraladı.

"Akçeli İşler" İddiası ve Kurultay Tartışmaları

Kılıçdaroğlu ve ekibinin, kurultayda yaşanan yenilgiyi birtakım "akçeli işlere" bağladığı iddiaları gündemde. Delegelerin "satın alındığına" inanan Kılıçdaroğlu'nun, kurultayın hukuken geçersiz olduğunu düşündüğü belirtiliyor. Akar, bu durumu Kılıçdaroğlu'nun lisanından "hançerlenmek" olarak yorumluyor ve 4-5 Kasım 2023 tarihli 38. Kurultaya dair hukuki sürecin bu iddialar üzerine yükseldiğini ifade ediyor.

Kılıçdaroğlu'nun CHP yönetimini açıklama yapmaya davet ederek, "Yapmıyorsanız, sükut ikrardan gelir o zaman başka bir şey var demektir burada" şeklindeki sözleri, durumun ciddiyetini gözler önüne seriyor. Hatta Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın “Yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasına esas olan bilgi ve belgeleri getirenler CHP'lilerin kendileridir.” açıklaması, tartışmaları daha da alevlendiriyor.

Arabesk Aşk Hikayesi ve "Çılgın Aşık" Benzetmesi

Atilla Akar, yaşananları arabesk bir aşk hikayesine benzetiyor. Sevdiği kızın başkasına kaçırılması üzerine çılgına dönen aşığın, "Seni başkasına yar etmem" demesi gibi bir durumun yaşandığını ifade ediyor. Bu benzetmeyle, Kılıçdaroğlu'nun her şeyi göze almış bir "çılgın aşık" pozisyonunda olduğunu ve önüne kim çıkarsa ezip geçmeye hazır olduğunu vurguluyor.

Akar, bu durumun bir "siyasi intihara" dönüşebileceği uyarısında bulunuyor. Kılıçdaroğlu'nun sevdiceğine kavuşsa bile, bu durumdan bir "mutluluk hikâyesi" çıkmasının zor olduğunu, daha çok "acılı arabesk" bir hikayeye dönüşebileceğini belirtiyor.

Olası Senaryolar ve Beklentiler

Akar, Kılıçdaroğlu'na medya üzerinden baskı uygulanarak geri adım attırılmaya çalışıldığını, ancak bunun pek işe yaramayacağını düşünüyor. Kılıçdaroğlu'nun hiçbir esneklik emaresi göstermediğini ve savcılığın çağrısına uyarak durumu kurtarabilecekken bunu yapmamasının da bu "niyet"e yorulabileceğini ifade ediyor.

Kılıçdaroğlu'nun "Herkes bilsin ki; bu partinin düşmanlarını, yine bu partinin harem-i ismetinde boğmaya muktediriz… Beni elektrik direğine asmakla tehdit edenler de var, silahla vurulmamı isteyenler de… Beni yakacaklara, taşlatacaklara, bir adım attırmayacaklara ve lamalara söylüyorum: Sizden korkan sizden namerttir” şeklindeki sözleri, kararlılığını net bir şekilde ortaya koyuyor.

  • Kılıçdaroğlu'nun CHP'de dizginleri tekrar ele geçirmesi durumunda partiyi daha da şahlandırıp şahlandırmayacağı,
  • Partiyi kendi seçtiği ve güvendiği genç birine teslim edip etmeyeceği,
  • CHP'nin bölünüp bölünmeyeceği,
  • Kılıçdaroğlu'nun attığı adımların sonucunu son anda da olsa görüp vazgeçip geçmeyeceği,
  • Özgür Özel'le görüşüp bazı garanti ve tavizler neticesi ısrarından feragat edip etmeyeceği,
  • CHP'nin "Derin Ağabeyleri"nin devreye girip onu kararından caymaya ikna edip etmeyeceği,

gibi soruların cevapları merakla bekleniyor.

Sonuç olarak, CHP'deki Kılıçdaroğlu tartışması, siyasi arenada büyük bir merakla takip ediliyor. Kılıçdaroğlu'nun nasıl bir yol izleyeceği, CHP'nin geleceği açısından kritik bir öneme sahip. Bu süreçte yaşanacak gelişmeler, Türk siyasetinde önemli değişikliklere yol açabilir.