CHP'de sular durulmuyor! CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in, Ekrem İmamoğlu'nun Kemal Kılıçdaroğlu'nu ziyareti sırasında kurultay hakkında yapılan konuşmaya dair açıklamaları bomba etkisi yarattı. Kılıçdaroğlu'nun "Kurultay tertemizdi!" dediği iddiası, siyaset kulislerinde büyük yankı uyandırdı. Ancak bu iddia, Kılıçdaroğlu'nun avukatı tarafından yalanlanınca ortalık daha da karıştı. Şimdi herkes şu soruyu soruyor: Kılıçdaroğlu İmamoğlu'na gerçekten ne dedi?

CHP'de "Kulaktan Kulağa" Oyunu mu Oynanıyor?

Medyaradar siyaset analisti Atilla Akar'ın dikkat çektiği gibi, yaşanan durum adeta çocukken oynanan "kulaktan kulağa" oyununa benziyor. Bir kişi bir şey söylüyor, o söz diğerine aktarılıyor ve sonunda ortaya bambaşka bir anlam çıkıyor. Bu durumda da siyasetin aktörleri, CHP'nin önde gelen isimleri. Akar, Özgür Özel'in eski genel başkanların "Babalar Günü"nü kutlamasını da manidar buluyor ve bunun bir "mavi boncuk" manevrası olabileceğini ima ediyor. Ancak asıl mesele, kurultay tartışması ve Kılıçdaroğlu'nun İmamoğlu'na söylediği iddia edilen sözler.

Eski CHP'li milletvekili ve gazeteci Barış Yarkadaş, Kılıçdaroğlu'nun avukatı Celal Çelik'i arayarak konuyu teyit etmek istemiş. Çelik'in cevabı ise oldukça sert olmuş: "Sayın Özgür Özel’in, Sayın Ekrem İmamoğlu ile yaptığı görüşmenin ardından, kamuoyunu yönlendirme amacı taşıyan, gerçekle bağdaşmayan ve Sayın Kılıçdaroğlu’na atfedilen bir konuşmayı dile getirmesi, ne etik açıdan ne de siyasi sorumluluk bakımından kabul edilebilir bir tutum değildir." Bu sözler, Özgür Özel'in yalan söylediği anlamına geliyor. Peki, gerçek ne?

Kim Doğruyu Söylüyor?

Bu karmaşık durumda, akıllara şu sorular geliyor:

• Kemal Kılıçdaroğlu gerçekten "Kurultay tertemizdi!" dedi mi?
• Ekrem İmamoğlu, Özgür Özel'e bu sözleri doğru bir şekilde mi aktardı?
• Özgür Özel, kamuoyunu yanıltıcı bir açıklama mı yaptı?

Atilla Akar'a göre, Kılıçdaroğlu'nun şu ana kadar izlediği çizgiye bakıldığında, böyle bir ifade kullanması pek olası görünmüyor. Ancak siyasette her şey mümkün. Belki de yeni ittifaklar kuruluyor, yeni hesaplar yapılıyor. Bu durumda Kılıçdaroğlu'nun kamuoyuna net bir açıklama yapması gerekiyor. İmamoğlu'nun da bu konuda bir açıklama yapması bekleniyor. Eğer İmamoğlu, Özel'e yanlış bir bilgi verdiyse, o da durumun düzeltilmesi için adım atmalı.

Özgür Özel ise bu tartışmanın odağında yer alıyor. Eğer Kılıçdaroğlu böyle bir şey demediyse, Özel'in kamuoyuna yanıltıcı bir bilgi verdiği düşünülüyor. Bu durumda Özel'in de bir açıklama yaparak durumu netleştirmesi gerekiyor. Sonuç olarak, bu tartışma CHP'de büyük bir güvensizlik ortamı yaratmış durumda. Herkesin net, anlaşılır ve dürüst bir şekilde konuşması, yanlış anlaşılmaların önüne geçilmesi gerekiyor.

CHP'deki bu polemik, partinin geleceği açısından önemli sonuçlar doğurabilir. 30 Haziran'da yapılacak olası bir kurultay öncesinde yaşanan bu gerilim, parti içindeki dengeleri değiştirebilir. Kılıçdaroğlu, İmamoğlu ve Özel'in bu konuda nasıl bir tavır sergileyeceği, CHP'nin önümüzdeki dönemdeki yol haritasını belirleyecektir.