AKP’nin, iktidarının ilk yıllarında “başarı öyküsü” olarak sunduğu Türk Telekom özelleştirmesi hüsranla sona erdi. Kârdaki Türk Telekom, AKP …
AKP’nin, iktidarının ilk yıllarında “başarı öyküsü” olarak sunduğu Türk Telekom özelleştirmesi hüsranla sona erdi. Kârdaki Türk Telekom, AKP tarafından 2005 yılında işletme imtiyazı ile özelleştirildi. Türk Telekom’u 21 yıllık işletme imtiyazı ile 6.5 milyar dolara satın alan Lübnanlı Hariri ailesine ait olan OGER Grubu daha sonra bankalara kredi borcunu ödemedi. Buna karşın OGER bu süreçte Telekom’un kârını ise düzenli olarak almaya devam etti. Kârına kâr kattı. OGER’e kullandırdıkları kredileri alamayan bankalar 2018’de şirket kurdu. Ardından da kredi borcu karşılığında OGER grubunun hisselerini devraldı. Türk Telekom’un yüzde 6.68’ini elinde bulunduran TVF, şimdi bankalardaki yüzde 55 oranındaki hisseyi almak için görüşmelere başladı.
TBMM KİT Komisyonu Üyesi ve CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu, “Türk Telekom’un özelleştirilmesi asrın vurgunudur. Şimdi bankalardan bir şekilde geri alınması da başka bir vurgunun habercisi gibi. Hangi değerden alacaklar? Neye göre alacaklar? Bankalar bir riske girmiş, Hariri ailesine kredi vermiş. Sonra bu kredi tahsil edilemiyorsa bankaların yapması gereken Hariri ailesinin, kaynaklarının peşine düşmektir. Kamunun yapması gereken de Türk Telekom imtiyazını Hariri’den geri almaktır. Binalardan, altyapısına kadar her şeyi kapsar bu. Çünkü Türk Telekom kiralanmıştır, satılmış değildir. Kamunun yapması gereken Türk Telekom’u bedelsiz olarak kamulaştırmaktır.”
Erdoğdu, Hariri ailesinin yıllar boyunca söz verdiği yatırımları yapmadığı gibi aynı zamanda Türk Telekom’un çok kıymetli gayrimenkullerini de sattığını, Telekom’un kârını da muhasebe hileleri ile çeşitli alt şirketlere aktararak “buharlaştırdığını” vurguladı.
‘YENİDEN PEŞKEŞ’
Danıştay kararlarına ve anayasaya aykırı olarak bu işlemleri yapanların yargılanması gerektiğini belirten Erdoğdu, “Telekom’un özelleştirilmesinden batırılmasında ve şu anda TVF üzerinden kamu kaynaklarının yeniden heba edilerek önce geri alınmasına sonra da muhtemelen yeniden ikinci bir yolsuzlukla peşkeş çekilmesinde hukuki sorumlulukları olanlar tespit edilmeli, ilgililerin mal varlığına da müdahale edilmelidir” dedi.
