Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, 6 muhalefet partisi liderleri arasında devam eden görüşmelerle ilgili dikkat çeken açıklamalarda …
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, 6 muhalefet partisi liderleri arasında devam eden görüşmelerle ilgili dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
Sözcü gazetesinden Ruhat Mengü’ye konuşan Davutoğlu, devam eden görüşmelerle ilgili, “Haziran ayında bir seçim olabilir Türkiye’de, kimse buna ‘olmaz’ diyemez. Veya Ekim ayında olur, bu seçim kararı açıklandığında muhalefetin hazır olması gerekir” dedi.
Davutoğlu, 2002 genel seçimlerini hatırlatarak MHP lideri Devlet Bahçeli’nin sürprizine hazırlıklı olmaları gerektiğine dikkat çekti. Davutoğlu, “Olabilecek ani gelişmelere birlikte refleks gösterebilmek, yani esas itibariyle şu; bir gün Sayın Bahçeli’nin 2002’de yaptığı gibi seçime gitme sürpriziyle bizi karşı karşıya bırakırsa o günden başlayarak tartışacağımız konuları şimdiden tartışmak” dedi.
Davutoğlu’nun ilgili sorulara yanıtları şöyle:
– Sayın Davutoğlu, siz ve Millet İttifakı liderleri sık sık toplanıyorsunuz ve bu arada bütün muhalefet partilerinin genel başkanları arasında bir görüşme trafiği yaşanıyor. Normal bir seçim ittifakından farklı, ilkelerin baştan belirleneceği yeni bir ittifak tasarımı üzerinde çalışmaktasınız, ne gibi değişiklikler olacak?
Geçen Cuma Sayın Gültekin Uysal’la görüştüm, Salı günü Sayın Ali Babacan’la görüşeceğim, bu hafta içinde de karantinadan çıktığı zaman Sayın Temel Karamollaoğlu ile de görüşeceğim. Tüm liderler konuşup yeni ittifakı oluşturacağız. Millet İttifakı 2018 ve 2019 seçimlerinde Cumhur İttifakı’nın ortaya çıkması sonrasında seçim ittifakı olarak ortaya çıktı ve önemli de bir başarı sağladı, bu reddedilemez. Ancak yeni bir dönem ve yeni bir seçime doğru giderken halkın beklentisi de Türkiye’nin şartları da çok daha niteliksel olarak içi dolu, çerçevesi oturmuş bir işbirliği, bu beklenti var. Dolayısıyla halk, muhalefet partilerinin bu anlamda sadece bir seçim ittifakı değil “Türkiye’ye yeni bir vizyon” ittifakı kurması beklentisi içinde, yani bir seçim kazanabilirsiniz ama sonrasında istenilen neticeler hasıl olmayabilir, benim kastettiğim seçim ittifakından çok bir vizyon ittifakı.
– Sizin bu isteğinize Millet İttifakı liderlerinin de sıcak baktığı söylendi. İlkeler baştan belirlendiğinde seçim öncesi bir partinin görüş değiştirmesi de önlenmiş olacak ve aday konusunda da bir ayrılık çıkmayacak, herhalde bütün bunların düzenlenmesi kast ediliyor değil mi?
Olabilecek ani gelişmelere birlikte refleks gösterebilmek, yani esas itibariyle şu; bir gün Sayın Bahçeli’nin 2002’de yaptığı gibi seçime gitme sürpriziyle bizi karşı karşıya bırakırsa o günden başlayarak tartışacağımız konuları şimdiden tartışmak. Kısa bir süre içinde onları açıklığa kavuşturmak doğru değil, sükunetle bunları kendi aramızda tartışmamız gerekir. Siyasi partiler olarak önceliklerimiz farklı, siyasi görüşlerimiz, siyasi tabanlarımız farklı, geçmişlerimiz siyasi anlamda farklı olabilir ki ben bu farklılıkları olumlu görüyorum. Türkiye’nin ana siyasi damarlarını temsil eden herkes bu 6 parti içinde var, dolayısıyla bizim bir konuda anlaşmamız, bir çerçeve oluşturmamız tabanları da rahatlatacak, Türkiye’ye de bir vizyon verecektir. Hepimizin önyargısız, önkoşulsuz şekilde bir araya gelmesi ve bu çerçeveyi oturtması lazım. Türkiye’de yeni bir şey inşa edilecekse bu farklılıklardan bir ortak süreç yönetimi çıkarmak gerekiyor.