ABD’de bir ilk: İfade verecekler

ABD Başkanı Joe Biden’ın iklim odaklı G20 ve COP26 zirvelerine katılması öncesi Kongre’nin petrol devlerine (Big Oil) açtığı soruşturmada petrol şirketi yöneticileri hesap vermeye başladı.

İklim değişikliği krizinde büyük rol oynamak ama bunu saklamak için kamuoyunu yanlış yönlendirmek ithamlarından soruşturulan petrol devi yöneticilerine, Kongre’de çoğunluğu oluşturan Demokrat Partili üyeler ‘yalan dolan kampanyasıyla halkı aldatmaca’ suçlamaları yöneltti.

PETROL DEVLERİ İLK KEZ İFADE VERECEK

Çevrecilerin 1990’larda sigara devlerinin (Big Tobacco) sonunu hazırlayan oturumlara benzer bir sonuç yaratmasını umduğu soruşturma kapsamında 4 petrol şirketi (ExxonMobil, Shell Oil, BP Amerika, Chevron) ile 2 lobi grubunun (Amerikan Petrol Enstitüsü ve Ticaret Odası) yöneticileri video konferans yöntemiyle ifade verdi. Bu, petrol devlerinin en üst düzey yöneticilerinin, ilk kez Kongre’de yemin ederek soruları yanıtlamaları bakımından tarihi önemde addediliyor.

Oturumu düzenleyen Kongre’nin alt kanadı Temsilciler Meclisi’nin ilgili komisyonunun başkanı Carolyn Maloney, açılışta, “İklim krizini körüklemedeki, halkı aldatmadaki rolleri için Big Oil’den hesap vermesini talep edeceğiz. Petrol sanayini çok geç olmadan fosil yakıtlardan kaynaklanan emisyonları dizginlemeleri için nihayet anlamlı bir adım atmaya çağıracağız” dedi.

Oturumu yöneten milletvekillerinden Ro Khanna da ‘petrol şirketlerinin yalan söylediğini gösterebilirlerse Big Oil’e Big Tobacco anı yaşatabileceklerini’ söyledi.

“BU ŞİRKETLER SORUMLU TUTULMALI”

İkilinin sunumunda “Fosil yakıt endüstrisi, en az 1977’den beri iklim değişikliğinin tehlikeleri hakkında bilimsel kanıtlara sahip. Yine de, endüstri, onlarca yıldır, ürünlerinin zararları hakkında inkar ve şüphe yayıyor – bilimi baltalıyor ve iklim değişikliği konusunda anlamlı eylemi engelliyor” vurgusu yapıldı.

Maloney “Petrol devleri gezegenimizi iklim felaketinin eşiğine getirmedeki merkezi rollerinin sorumluluğundan çok uzun süredir kaçıyor. Bu, bugün sona eriyor” derken, Khanna “Bu oturum, soruşturmamızın sadece başlangıcı. Bu şirketler sorumlu tutulmalı ve hesap vermeli” diye ekledi.

Komisyon, petrol devlerinin BM’nin Paris İklim Anlaşması’nı desteklemediğine, yeşil enerjiye yatırım reklamlarına rağmen bu alana değil, kendi çıkarlarını korumaya yönelik lobi faaliyetlerine ve iklim değişikliğinde kendi rollerini temize çıkaracak şekilde kamuoyunu manipüle etmeye para harcadığını gösteren analizler sundu.

Komisyondaki Cumhuriyetçi vekiller ise petrol devlerine hesap sorulmasından rahatsızlıklarını belli etti. James Comer, iklim değişikliğinden söz etmeksizin, ‘Biden’ın politikalarından kaynaklanan enfasyon ve yüksek enerji fiyatlarıyla uğraşılmasını’ tavsiye etti. Çağrılan tanıklar içindeki tek Cumhuriyetçi olan kaynak ustası Neal Crabtree, Biden’ın Keystone XL petrol boru hattının inşasını iptal etmesi nedeniyle işini kaybettiğini belirtip “Benim derdim, iklim değil, mortgage ödemelerim ve masaya bir tabak yemek koyabilmek” dedi.

“RİSKLERİ UZUN SÜREDİR KABUL EDİYORUZ”

İklim değişikliğiyle ilgili dezenformasyon yaydıkları suçlamalarını da reddeden Exxon CEO’su, ‘iklim değişikliğinin gerçekliğini ve risklerini uzun süredir kabul ettiklerini, bu riskleri ele almak için önemli kaynaklar ayırdıklarını, iklimle ilgili kamuoyuna açıklamalarının her zaman doğru, gerçeklere dayalı, anaakım iklim bilimiyle tutarlı olduğunu’ savundu.

Chevron CEO’su Mike Wirth de ‘hastanelerin, okulların ve işyerlerinin faaliyetlerinin devamı için petrol ve gazın hala elzem olduğuna’ dikkat çekti. BP Amerika CEO’su David Lawler ve Shell Petrol CEO’su Gretchen Watkins, ‘iklim değişikliğinin bir sorun olduğunu 1990’larda kabul ettiklerini, kendi iş modellerini daha fazla yenilenebilir enerji ve daha düşük emisyonlara uyarlamak için çaba sarf ettiklerini’ anlattı.