Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde koronavirüs ile mücadele kapsamında yürütülen çalışmalarda aşılama oranının hayli düşük kaldı. Toplumsal bağışıklık …
Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde koronavirüs ile mücadele kapsamında yürütülen çalışmalarda aşılama oranının hayli düşük kaldı. Toplumsal bağışıklık için risk oluşturan bu duruma karşı, bölge illerinde gayriresmi olarak varlığını sürdüren medreselerde görev yapan ‘mele’ler (din alimleri) harekete geçirildi.
Medrese Alimleri Vakfı (MEDAV) isimli kuruluşun başkanı Tayyip Elçi, “İslam hukukunda herhangi bir meselede bir karara varmak için işin ehli olan uzmanların görüşlerine itibar edilmesi gerektiğine” işaret edip Elçi, koronavirüs de tıbbi bir mesele olduğu için bu hususta uzman doktorların verdiği karar doğrultusunda hareket edilmesini gerektiğini söyledi.
Her kişinin hem kendisini hem toplumu bu hastalıktan koruması için mutlaka aşı olması gerektiğini belirten Elçi, “Din görevlileri, hocalar, müderrisler, kanat önderleri olarak bütün toplumu aşıya teşvik ve davet ediyoruz.” dedi.
Elçi, şunları söyledi:
“Haritaya baktığımızda başta Diyarbakır olmak üzere Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerimizin hala kırmızı renkte yani en az aşı yapılan bölge olarak görülmesi doğrusu bizi rencide ediyor. Başta Diyarbakır olmak üzere Doğu ve Güneydoğu’daki tüm vatandaşlarımızı aşı olmaya davet ediyoruz. Bu tablonun rengini düzeltmemiz gerekir. Çağrımızı yineliyoruz. Herkes aşısını olsun ve bu hastalık artık son bulsun. Herkes artık normal hayatına dünsün.”
DİYARBAKIR
‘İmam Nevevi’ isimli medresede görevli ‘mele’ Sadullah Ergün ise tarihte çok kez veba hastalığı ile karşılaşıldığını, çok sayıda insanın hayatını kaybettiğini anımsatıp “En son veba da Kovid-19 olarak tanımlanan bu hastalıktır. Bütün dünyaya yayılmış durumda. Bunun için önlem almak da bir vazifedir. Sosyal mesafeye, maskeye dikkat edilmelidir. Kapalı ortamlardan kaçınmamız lazım. İslam dini tedaviyi öneriyor.” ifadelerini kullandı.
Diyarbakır’da vaka sayısındaki artışa değinen Ergün, uygulanması gereken tedbirlerden birinin de aşı olduğunu belirterek, “Aşı olmak her Müslümanın görevidir. Birbirimizi uyarmamız lazım. Özelikle önlem alma konusunda herkesin duyarlı olması lazım. Müslümanların bu konuda duyarlı olması gerekir. Bu hastalığa karşı çok tedbirli hareket etmek lazım. Aşı olmak bir vaciptir, topluma karşı bir görevdir. Asla ihmal etmemek lazım. Herkes aşısını olsun.” diye konuştu.
BATMAN
Batman’da da ‘mele’ Hamit Ergin, “Covid-19’un dünyayı ilgilendiren büyük bir musibet olduğunu” ifade ederek, şöyle konuştu:
Hepimiz bu hastalıktan muzdaribiz. En azından şu anda elimizde bir aşı var. Ona yapışacağımız bir gerekçemiz var. Bir an önce aşı olmak hepimizin görevidir. Aşı insanları koruyor, en azından entübe olmalarını engelliyor. Din adamları olarak salgının ilk gününden itibaren halkı bilinçlendirmek görevimiz. Sosyal medya platformlarında da bu konuyu ilk günden bugüne her zaman işledim. Aşı olmak bir mesuliyettir.”
MARDİN
Mardin’den ‘mele’ Beşir Aksoy ise aşının zorunlu olduğunu belirterek “Allah diyor ki ‘Kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayın.’ Tabipler aşı olun diyorlarsa aşı olunması gerekir. Hem tıp hem dinimize göre, aşı olunmasını herkese tavsiye ediyoruz.” dedi. Aksoy, kendisinin de aşı yaptırdığını, faydasını gördüğünü aktardı.
Aksoy, “Mademki çare vardır, aşı olunması gerekir. Bu konuyu tabipler bizden daha iyi biliyor, onlar konunun erbabıdır.” ifadelerini kullandı.