Türk Lirası’nın döviz karşısında rekor düzeyde değer kaybetmesinin ardından birçok sektörde yaşanan sorun sağlık sektöründe de başgösterdi …
Türk Lirası’nın döviz karşısında rekor düzeyde değer kaybetmesinin ardından birçok sektörde yaşanan sorun sağlık sektöründe de başgösterdi. Eczanelerde 645 ilaçta sıkıntı yaşandığı ve ilaç krizi ile karşı karşıya olduğumuzu geçen haftalarda gündeme gelmişti. CHP Manisa Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu, alacaklarını tahsil edemeyen tıbbi cihaz ve malzeme üreticileri ile satıcılarının yaşadığı sorunu gündeme getirdi.
“Ülkede ciddi bir tıbbi malzeme ve cihaz sıkıntısı baş gösterecek” diyen Bakırlıoğlu, şunları kaydetti:
Hazine ve Maliye Bakanı olan Nureddin Nebati’nin bakan yardımcılığı döneminde medikal sektörünün son biriken alacakları 19 milyar TL yi bulmuş, Nureddin Nebati tarafından kendilerine dayatılan alacaklarından % 25’inden feragat etme şartıyla geçen yıl kasım ayı ve bu yıl ocak ayı olmak üzere iki taksitte ödemeler yapılmış ve alacakları 4 milyar liraya kadar düşürülmüştü.
Bundan sonra ödemelerin düzenli olarak yapılacağı taahhüt edilmişti. Ancak verilen sözler yine tutulmadı ve o günden bu yana ödeme olmadı, vadeler 18 ayı ve sektörün toplam alacağı yine 10 milyar lirayı buldu. Bu alacakların 7 milyarı kamu hastanelerinden, 3 milyarı ise üniversite hastanelerinden.
Medikal sektöründe yaşanan sıkıntıyı daha önce Meclis’e taşıyarak gündeme getirmiştim. Ama bugüne kadar bir çözüm bulunmadı.
Son günlerde artan döviz kuru sağlık sektörünü de etkiledi. Çok büyük kısmı ithal edilen tıbbi cihaz ve malzemelerin döviz kurundaki artışlarla birlikte fiyatlar da zamlandı. Fakat daha önceden hastanelere verilen medikal malzemelerin malların hala parası ödenmedi.
Tıbbi cihaz firmalarının üyesi olduğu beş dernek, Hazine ve Maliye Balanlığı, sağlık Bakanlığı ve SGK’ya birer yazı göndererek sağlık kurumlarından gelecek talepleri karşılayamayacaklarını bildirdiler.
“SAKIN BİR YERİNİZİ KIRMAYIN”
Açıkçası sorun çözülmezse hastanelere medikal malzeme veremeyeceklerini dile getirdiler. Bu durum sağlık sektörü için büyük risk. Böyle giderse hastanelerde ne ameliyatlar ne de tedaviler yapılabilecek. Bilgi almak için aradığım bir doktor arkadaşım yaşanan sıkıntıyı “sakın bir yerinizi kırmayın” diyerek açıkladı.
Aslında sağlıktaki bu kriz göz göre geliyorum dedi. Çünkü defalarca sektör uyardı hammadde alacak durumumuz kalmadı ithale bağımlı ürünleri raflarını tamamlayamayacak halk sağlığı sorunu olacak diye.
Fakat bu güne kadar dikkate alınmadılar. Bıçak kemiğe dayanınca sektör temsilcileri bir araya gelerek taleplerini Hazine ve Maliye Bakanlığına ilettiler.
Medikal sektörü;
– 2020-2021yılından kalan tıbbi cihaz firma alacaklarının ödenmesi
– Her yıl SUT (Sağlık Uygulama Tebliği) fiyatlarının TEFE-TÜFE oranlarına göre artırılması
– Tıbbi cihaz firma ödemelerinin 60 gün vade ile gerçekleşmesi yönünde talepleri var.
Görülüyor ki bu sorun daha da büyürse sağlık hizmetlerini aksatacak. Ülkemizde sayıları 14 bini bulan tıbbi cihaz firmalarında 250 bin çalışan var. Bu firmalar sağlık kuruluşlarına MR cihazından eldivene, stentten kalp kapağına, diyalizden ameliyat lambasına gibi çok önemli tıbbi cihazları ve medikal malzemeleri temin temin ediyorlar.
Amaçlarının kimsenin sağlığı ile oynamak olmadığını ve ameliyatlar konusunda hassasiyetlerini daha önce de dile getirmişlerdi. Kriz kapıya dayanmadan bu sorunun çözülmesi gerekiyor. Medikal sektörünün alacakları en kısa zamanda ödenmeli ve hiçbir vatandaşımız bu yüzden sıkıntı yaşamamalı.
