Yargıtay’ın onaması ile birlikte 28 Şubat davasında müebbet alan ve yaşları 73 ile 89 arasında değişen 14 isim cezaevinde. Bu isimlerin …
Yargıtay’ın onaması ile birlikte 28 Şubat davasında müebbet alan ve yaşları 73 ile 89 arasında değişen 14 isim cezaevinde. Bu isimlerin birçoğunun ciddi sağlık sorunu olduğunu vurgulayan avukat Aykanat Kaçmaz, eski 1. Ordu Komutanı Çetin Doğan’ın Balyoz davası sırasında uygun tedavi göremediği için kronik hale gelmiş bir bel rahatsızlığı olduğunu ve eğilip doğrulamadığını, eski Jandarma Genel Komutanı Fevzi Türkeri’nin ise yüzde 58 engellilik raporu olduğunu söyledi. Kaçmaz, Ankara’da olan bazı isimler ile görüştüğünü aktararak “Yargıtay’ın onama ilamıyla birlikte kendilerini hazırlamışlardı. Oldukça küçük, hücre olmayan tek kişilik koğuşlarda kalıyorlar” dedi. Kaçmaz, “Adli Tıp Kurumu’na sevk edilerek sağlık durumlarının cezaevi koşullarına uygun olmadığına dair rapor alınması ve infazın durdurulmasıyla ilgili sürecin başlatılması” için infaz savcılığına başvurduğunu kaydetti.
Yargıtay 16. Ceza Dairesi, 28 Şubat davasında, aralarında eski Genelkurmay 2. Başkanı Bir, eski Jandarma Genel Komutanı Türkeri, eski Genelkurmay Genel Sekreteri Tümgeneral Erol Özkasnak ve eski 1. Ordu Komutanı Doğan’ın da olduğu 14 sanığa verilen müebbet hapis cezasını onamıştı. Karardan yaklaşık 40 gün sonra 14 isim için karar, infaz savcılığına gönderilmiş, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı da yakalama kararı çıkarmıştı. 14 isim, iki gün içinde tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Muğla Cezaevi’nde olan Bir ve Doğan, aynı günün gecesinde, “atılı suçun niteliği ve cezaevi koşulları” gerekçesiyle İzmir’e, Buca F Tipi Cezaevi’ne nakledilmişti.
CİDDİ SORUNLARI VAR
Cumhuriyet’e konuşan avukat Aykanat Kaçmaz, 14 ismin de ciddi sağlık sorunları ile hapse girdiklerini söyledi. Doğan’ın, çok daha fazla sağlık sorunları olduğunu söyleyen Kaçmaz, “İnsanlar konuştuğuna bakıyorlar. Dimağı yerinde olmakla beraber çok ciddi fiziki sağlık sorunları var. Balyoz davasında haksız tutuklama sırasında uygun tedavi göremediği için kronik hale gelmiş bir bel rahatsızlığı var. Eğilemiyor, doğrulamıyor” dedi. Türkeri’nin de yüzde 58 oranında engellilik raporu bulunduğuna işaret eden Kaçmaz, “Artık daha fazlasını söylemiyorum” diye konuştu.
Kaçmaz, Ankara’da bulunan Erol Özkasnak, Yıldırım Türker ve Fevzi Türkeri ile görüştüğünü ve genel durumlarının iyi olduğunu söyledi. “Daha ilk günleri olduğu için içeride olmanın, özgürlük kısıtlanmasının psikolojik etkileri başlamamıştı” diyen Kaçmaz, 14 ismin de bu sürece hazırlıklı olduğunu söyledi. Kaçmaz, “Bekliyorlardı, Yargıtay’ın onama ilamıyla birlikte kendilerini hazırlamışlardı” ifadelerini kullandı. Ankara’da görüştüğü isimler açısından cezaevi yönetiminin olabildiğince iyi, olması gerektiği gibi davrandığını aktaran Kaçmaz, “Oldukça küçük, hücre olmayan tek kişilik koğuşlarda kalıyorlar. Önümüzdeki günlerde de kalma sistemlerinin değiştirileceğine dair bilgi aldık. Muhtemelen gruplandırarak kalacaklar” diye konuştu. Kaçmaz, aile ziyaretlerinin de perşembe günü başlayacağını aktardı.
İNFAZ SAVCILIĞINA BAŞVURU
Hükümlülüğün sınırlandırılması, ertelenmesi ya da iptali için yalnızca Anayasa Mahkemesi (AYM) kararını beklemediklerini söyleyen Kaçmaz, infaz savcılığına de başvurduklarını açıkladı. Kaçmaz, “İnfaz savcılıkları aracılığıyla Adli Tıp Kurumu’na sevk edilerek sağlık durumlarının cezaevi koşullarına uygun olmadığına dair rapor alınması ve infazın durdurulmasıyla ilgili sürecin başlatılmasını istedim. Yakın günlerde Adli Tıp’a sevklerinin yapılacağını düşünüyorum” dedi. Ergenekon ve Balyoz gibi kumpas davalarına işaret eden Kaçmaz, “Bu dava, FETÖ’nün kumpas davalarının sonuncudur ve ustalık eseridir. Siyasi destek de davanın tuzu biberi olmuştur. Bu kumpas amacına da ulaşmıştır. İstediği kadar savcılar hapiste yatsın, tutuklamaları yapan hâkimler FETÖ’cü çıksın, amaçlarına erişmişlerdir. 80 yaşının üzerinde, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ve devlete çok ciddi hizmetleri olan insanlar için bu kumpasın sonucunda, siyasi birtakım saiklerle içeride idam cezası infaz ediliyor” dedi.