Rusya’yla Batı arasında nüfuz çatışmasının en yoğun yaşandığı Ukrayna’da 2014 yılında Batı destekli gruplar ihtilal yaparak dönemin Devlet …
Rusya’yla Batı arasında nüfuz çatışmasının en yoğun yaşandığı Ukrayna’da 2014 yılında Batı destekli gruplar ihtilal yaparak dönemin Devlet Başkanı Viktor Yanukoviç’i devirmiş ve buna tepki gösteren Rusya, Ukrayna’nın Kırım Yarımadası’nı ele geçirmişti. Sonra da, Donbas bölgesinde Rus yanlısı ayrılıkçılarla Ukrayna askerleri arasında, bugün de devam eden çatışmalar başlamıştı. Rusya’yla bu şekilde çatışmaya girilmesinin ve ekonomik açıdan büyük önem taşıyan Kırım ve Donbas gibi topraklarının hükümet denetimi dışına çıkmasının ağır ekonomik ve toplumsal sonuçları oldu. İhtilal sonrasındaki Batı yanlısı yönetimse, ne ABD ne de AB’den geniş destek bulamadı.
KUZEY AKIMI 2 GERİLİMİ
İki yıl önce devlet başkanlığı seçimlerini kazanan Vladimir Zelensky de, yakın zamanlara kadar, tamamen Batıcı dış politika izliyordu. Ancak, Almanya’nın Rus doğalgazını Ukrayna’yı by pass ederek Avrupa’ya ulaştıracak olan Kuzey Akım 2 Projesine onay vermesi, Washington yönetiminin bu projeye yaptırımları kaldırdığını açıklaması, Ukrayna’da hem Almanya’ya, hem de ABD’ye yönelik hayalkırıklığına neden oldu. Kiev’in IMF’den kredi alamaması da, Zelensky’i başka arayışlara yöneltti. Böylece Zelensky, Rusya’yla arasının kötü olduğu, Batı’dansa destek alamadığı şartlarda, alternatifsiz olmadığı mesajını vermek istiyor.
PEKİN’LE YAKINLAŞMA
Çin’e yönelimin ilk önemli göstergesi, Ukrayna’nın Birleşmiş Milletler’de Uygur Meselesi nedeniyle Pekin’in kınandığı karar metninden imzasını geri çekmesi oldu. Ayrıca, Ukrayna yönetimi, Çin Komünist Partisi’nin yüzüncü kuruluş yıldönümünde, Çin Komünist Partisi’ne övgüler yağdırdı (bütün bunlar, Ukrayna gibi, komünist partinin yasaklandığı bir ülkede oluyor). Çin lideri Şi Cinping’in kitabının Ukrayna’daki tanıtımına, üst düzey siyasetçi ve devlet adamları katıldı. Son olarak, Ukrayna’yla Çin, inşaat alanında iş birliği anlaşması imzaladı, ki bu anlaşma, Ukrayna’ya Çin kredilerinin de önünü açıyor.
Çin, geçen yıldan beri, Ukrayna’nın en büyük ticari ortağı. Çin, Rusya’yla yakın ilişkisine rağmen, Rusya’nın Kırım’ı ilhakını tanımamıştı ve hem Rusya, hem de Ukrayna’yla iyi geçinerek, buradaki varlığını arttırdı. Çin, Batılı ülkelerden farklı olarak, kredi verirken siyasi şartlar öne sürmüyor ve Rusya’dan farklı olarak, Ukrayna kamuoyunda tepki çeken veya Ukrayna’yla toprak sorunu olan bir ülke değil. Ancak, ABD yönetiminin bir numaralı tehdit olarak gördüğü Çin’e yönelmek, Ukrayna ve ABD yönetimlerinin arasını bozabilir. (Ukrayna’nın Çin hamlesine ABD tepkisi, Zelenski’nin 30 Ağustos’ta ABD’ye yapacağı ziyarette belli olur) Hatta kimi uzmanlar, ABD’nin Zelensky’e karşı da bir renkli devrim düzenleyebileceğini öne sürüyor. Fakat ortada bir gerçek var: Doğu Avrupa, ABD’yle Çin’in yeni bir rekabet alanı haline geliyor.