EPA2019’da Fırat nehri kıyısında, ABD destekli Peşmerge, Suriye Demokratik Güçleri ile Irak ile Suriye orduları tarafından mağlup edilmesinden üç …
2019’da Fırat nehri kıyısında, ABD destekli Peşmerge, Suriye Demokratik Güçleri ile Irak ile Suriye orduları tarafından mağlup edilmesinden üç yıl sonra IŞİD, Irak ve Suriye’nin uzak bölgelerinde “gerilla harekâtı” yürütüyor. Eski gücünden uzak olsa da IŞİD’in geri geleceğine dair endişeler var.
Sözde hilafetinin yıkılmasından üç yıl sonra IŞİD savaşçıları ölümcül bir tehdit olarak yeniden ortaya çıkıyor. Kuzey Irak’taki yerel liderler, güvenlik görevlileri ve bölge sakinleri, örgütün merkezi otorite yokluğundan faydalanarak yeniden ölümcül bir güç olarak belirdiğini düşünüyor.
IŞİD Ocak ayı sonunda Irak ordusuna karşı en kanlı saldırılarının birini düzenledi. Diyala kentindeki askeri üsse yapılan saldırıda 11 Iraklı asker öldürüldü.
Aynı gün IŞİD militanları örgüte sadık olan mahkumların kaçmasına yardım etmek için Suriye’nin Haseke şehrinde Suriye Demokratik Güçleri’nin kontrolünde olan bir hapishaneye saldırı düzenledi.
Reuters haber ajansına göre IŞİD’in çöküşünden bu yana gerçekleşen en büyük saldırıda, Suriye Demokratik Güçleri, 40 savaşçı, 77 gardiyan ve dört sivilin öldürüldüğünü bildirdi. IŞİD ise 374 militanını kaybetti.
Amerika Birleşik Devletleri (ABD) hükümeti tarafından yayımlanan son rapor, IŞİD’in üç aylık bir sürede Irak’ta 182 ve Suriye’de 19 saldırıyı üstlendiğini ortaya koymuştu. Bu sayılar IŞİD’in güçlü dönemlerine göre düşük görünse de rapor, örgütün hâlâ ölümcül ve karmaşık operasyonları gerçekleştirebildiğine dikkat çekiyordu.
IŞİD’İN ÇEKİLMESİ ASKERİ GÜÇLERİ KARŞI KARŞIYA GETİRDİ
Kuzey Irak ve doğu Suriye’deki bölge sakinleri ve yetkililer, saldırılar için silahlı güçler arasındaki rekabeti sorumlu tutuyor.
IŞİD’in bir zamanlar hüküm sürdüğü bölgelerden çekilmesi Irak, Suriye, İran ve ABD öncülüğündeki güçleri karşı karşıya getirdi. Bugün İran’ın desteklediği milisler ABD’ye saldırıyor; Türk askeri kuvvetleri SDG içindeki komuta gücü olan YPG’yi ve Kuzey Irak’taki PKK kamplarını bombalıyor; Bağdat ile Erbil arasındaki sınır anlaşmazlığı büyüyor.
Irak’ta büyük petrol yataklarına ev sahipliği yapan, Bağdat’taki merkezi hükümet ile Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi arasında ihtilaflı olan bölge, aynı zamanda bugün IŞİD saldırılarının en yoğun görüldüğü bölgelerden biri.
Iraklı güvenlik güçleri bölgesel kontrol üzerindeki anlaşmazlık nedeniyle Irak ya da Kürt askerlerinin olmadığı alanlarda IŞİD’in aktif olduğunu söylüyor.
Ortadoğu alanında çalışan düşünce kuruluşu Middle East Institute’den Charles Lister, IŞİD’in faal olabilmesini sağlayan bu otorite boşluğunun; örgütün nüfusun seyrek olduğu Suriye kırsalında köylerin ve kasabaların yağmalanması, halkın etnik, politik ve mezhep eğilimlerinin örgüt tarafından sömürülmesiyle sonuçlandığını söylüyor.
‘POLİTİK ANLAŞMAZLIKLAR SÜRDÜKÇE IŞİD GERİ GELECEKTİR’
Bölge sakinleri IŞİD’in yeniden toparlanabileceğinden endişe ediyor.
Buna karşın örgütün eskisi kadar güçlü olmadığı da biliniyor. Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’ne bağlı Peşmerge güçlerinin kıdemli yetkililerinden Jabar Yawar, Reuters’a IŞİD’in 2014’teki kadar güçlü olmadığını söylüyor ve ekliyor:
“Kaynakları sınırlı ve liderlik konusunda birleşmiş değiller ancak politik anlaşmazlıklar sürdükçe IŞİD geri gelecektir.”
IŞİD, 2019’daki mağlubiyetinden sonra 3 bini yabancı olmak üzere 14 bin ila 18 bin üyesinin olduğunu açıklamıştı. Analistler IŞİD üyelerinin birçoğunun normal hayatlarına dönmüş olabileceğini ancak çağrıldıkları takdirde tekrar toparlanmaya hazır olduklarını belirtiyor.